Yaşayan sinema efsanesi ve olağanüstü bir oyuncu olan Al Pacino tamamen özgün, çok yönlü bir kişilikti ve öyle olarak da kaldı. Benzersiz yeteneği ile seyircinin kalbini kazanan ünlü oyuncunun rollerinin her biri küçük bir şaheser.
Bugünkü yazımızda Al Pacino’nun başrolde olduğu kitaplardan sinemaya uyarlanan en iyi beş filmi listeledik.
Baba (1972)
- Kitap: “Baba” Mario Puzo
- Tür: Dram / suç

Hem Mario Puzo’nun romanı hem de film uyarlaması, hayatını gangsterlere bağlamak istemeyen, ancak şartlar altında babasının yerini almak zorunda kalan ailenin en genç üyesinin ve Amerika Birleşik Devletleri’nin en güçlü suç klanının başı olmak zorunda olan mafya ailesinin tarihine adanmıştır.
Baba belki de tüm Al Pacino filmleri arasında en önemli filmdir. Film sadece izleyiciler ve eleştirmenleri değil, aynı zamanda Amerikan sinemasını bir bütün olarak etkiledi. Baba günümüzde en önemli gangster filmi olarak kabul edilmekte ve Amerikan sinema tarihindeki en iyi filmler listesinde ikinci sırada yer alaktadır.
Çekime başlama kararı aslında romanın yayınlanmasından önce alınmıştı ve Francis Ford Coppola şüphesiz ki yönetmenliği üstlenen şanslı kişiydi. Bu arada Al Pacino ilk başlarda yapımcıların rolünden memnun kalmadığı için Michael Corleone’yi oynamamayı düşümüştü. Ancak polis komutanının cinayetiyle ilgili bir sahne hepsinin fikrinin değiştirmesine neden oldu.
Kadın Kokusu (1992)
- Kitap: Giovanni Arpino “Kadın Kokusu”
- Tür: Dram

Film seçkin bir özel okuldan mezun olan asistanı Charlie ile birlikte New York’a giden emekli yarbay Frank Slade’in hikayesini anlatıyor. Orada Frank dinlenip iyi vakit geçirmeyi ve sonra anlamsız yaşamına son vermeyi planlıyor.
Al Pacino bu rolü için ciddi çalışmalar yapmıştır. Karakterini daha iyi hissetmek ve rolüne alışmak için, oyuncu bir süre görme engelliler okulu ziyaret etmiş ve New York Kör Derneği Derneği temsilcileriyle konuşmuştur.
Romanın film uyarlaması büyük bir başarı getirdi. Frank rolü Al Pacino’ya Oscar ve Altın Küre kazandırdı. Filmin kendisi “En İyi Uyarlanmış Senaryo” ve “En İyi Drama Filmi” dallarında Altın Küre ödülü aldı.
Carlito’nun Yolu (1993)
- Kitaplar: “Carlito’nun Yolu” ve “After Hours” Edwin Torres
- Tür: Dram / suç

Bu filmde Al Pacino hapishaneden yeni çıkan Porto Riko’lu bir suçlu olan Carlito Brigante karakterini canlandırıyor. Eski mahkum suça karışmadan yeni bir hayata başlamaya karar verir, ancak geçmişten kaçmak o kadar kolay değil. Ve Carlito yeniden kendisi için kötü bir şekilde sona erme riski taşıyan bir kumarın içine gömülür.
Bu rolü için Al Pacino En İyi Yabancı Aktör kategorisinde David Donatello Ödülleri’ne, partneri Sean Pen Altın Küre Ödülleri’ne ve En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu kategorisinde CFCA Ödülü’ne aday gösterildi.
Film kendi zamanında çok ses getirdi. Bazıları onu “Yaralı Yüz” ile karşılaştırarak eleştirdi, diğerleri ise aksine “Carlito’nun Yolu” nun muhtemelen Brian De Palma’nın yönettiği en iyi film olduğunu söylediler. Bir süre sonra film uyarlaması bir kült olarak kabul edildi ve Fransız sinema dergisi Cahiers du cinéma tarafından “Yasak İlişki” ve “Goodbye South, Goodbye” ile birlikte “1990’ların En İyi Filmi” ünvanını aldı.
Şeytanın Avukatı (1997)
- Kitap: “Şeytanın Avukatı” Andrew Neiderman
- Tür: Fantastik / korku

Film hukuk bürosu başkanı John Milton’ın (insan kılıklı bir şeytan) suç işleyen iş adamlarının çıkarlarını korumak amacıyla tuttuğu genç ve hırslı bir avukatın hikayesini anlatıyor.
Bu mistik dramın yönetmeni Taylor Hackford’du. Daha sonra film uyarlaması en iyi korku filmi dalında Satürn Ödülü’nü aldı.
Flmin senaryosu orijinal versiyon Al Pacino tarafından reddedildiğinden dolayı büyük değişiklikler geçirdi. Oyuncu filmde çok fazla özel efekt olduğunu düşünüyordu. Ayrıca rolle baş edeceğinden şüphelenmiş ve yönetmene “Prince of Darkness” rolü için Robert Redford veya Sean Connery’yi seçmesini önermişti. Neyse ki sonunda John Milton Al Pacino’yu rol için ikna etmeyi başardı. Ünlü oyuncu ile birlikte filmde Charlize Theron ve Keanu Reeves de rol aldı.
Venedik Taciri (2004)
- Kitap: “Venedik Taciri” William Shakespeare
- Tür: Dram / Romantik

Filmde yahudi tefeci Shylock ile Venedik sakinleri arasındaki çatışma konu ediliyor. Çıkarlar, kültürler ve karakterler arası çatışma kan dökülmesi tehdidine yol açar, kaçınılmaz felaketi ise yalnızca erkek hırslarına müdahale eden kadın sevgisinin gücü durdurabilir.
Başlangıçta yahudi tefeci rolünün Dustin Hoffman’ın oynayacağı konuşuluyordu, ancak sonrasında açgözlü Shylock için Al Pacino’da karar kılındı.
Filmin yönetmeni orijinal kaynağın ana hatlarından bazılarını yeniden tasarladı, bunun sonucunda komediden ziyade dramatik bir hikaye ortaya çıktı. Film izleyiciler tarafından coşkuyla karşılandı, birçok eleştirmen Al Pacino’nun oyunculuk çalışmalarına övgüde bulundu.